1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Belde Sinir Sıkışması (Lateral Recess Stenozu): Cerrahi Ne Kadar Faydalı?

Belde Sinir Sıkışması (Lateral Recess Stenozu): Cerrahi Ne Kadar Faydalı?

Belde Sinir Sıkışması (Lateral Recess Stenozu): Cerrahi Ne Kadar Faydalı?
Belde Sinir Sıkışması (Lateral Recess Stenozu): Cerrahi Ne Kadar Faydalı?
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bel ağrısı ve bacaklara yayılan uyuşma ya da karıncalanma şikâyetleri, çoğu zaman fıtık veya sinir sıkışmasıyla ilişkilendirilir. Bu şikâyetlerin önemli bir kısmında neden, omurga kanalında sinirlerin geçtiği alanın daralmasıdır. Özellikle lateral recess stenozu, yani sinir köklerinin çıktığı yan kanalların daralması, yürürken bacaklarda ağrı, güçsüzlük ve “dinlenince geçen” yorgunluk hissiyle kendini gösterir.

Bu tablo aslında bir tür kanal darlığıdır ve ileri yaşla birlikte omurga eklemlerinde gelişen kemik büyümeleri (osteofitler) veya fıtık dokusunun yer kaplaması sonucu ortaya çıkar. Tedavide genellikle ilaç, fizik tedavi ve enjeksiyonlar gibi konservatif yöntemler ilk basamakta uygulanır. Ancak şikâyetler geçmezse, cerrahi seçenekler gündeme gelir.

Brkić ve Arkadaşlarının 2005 Çalışması Ne Diyor?

2005 yılında Brkić, Jakupović ve Zornić tarafından yapılan ve Medical Archives dergisinde yayımlanan bir çalışmada, 49 hastada lomber lateral recess stenozu cerrahi olarak tedavi edilmiştir. Araştırmada, tanı için nörolojik muayene, röntgen, bilgisayarlı tomografi (BT) ve elektromiyografi (EMG) kullanılmıştır.

Uygulanan cerrahi yöntemde amaç, sinir kökü üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak için daralmış alanın genişletilmesidir. Bunun için faset eklemlerden bir kısmı çıkarılmış ve sinir kökü serbestleştirilmiştir. Altı aylık takip sonucunda, hastaların büyük bölümünde yürüme ile artan bacak ağrısı ve uyuşma yakınmaları belirgin şekilde azalmıştır.

Yazarlar, ileri derecede kanal darlığı olan vakalarda bile cerrahi dekompresyon ve sonrasında düzenli rehabilitasyonla iyi sonuçlar alınabileceğini bildirmiştir. Ancak bazı hastalarda ameliyat sonrası dönemde bel bölgesinde ağrı veya duyusal hassasiyetin kalıcı olabileceğini de vurgulamışlardır.

Ağrı Çizimi Testi Tanıda Yardımcı Olabilir mi?

Lomber kanal darlığı tanısında bazen sadece MR veya BT sonuçları yeterli olmayabilir. Ağrının vücutta nasıl yayıldığı, sinir sıkışmasının tipini anlamada önemli ipuçları verir.

1994 yılında Szappanos, Nagy ve Papp tarafından yapılan bir çalışmada, “Pain Drawing Test” adı verilen bir yöntem kullanılmıştır. Bu testte hastalar, ağrıyı hissettikleri bölgeleri bir insan figürü üzerinde işaretler.
Araştırmada görüldü ki, kanal darlığı olan hastalar genellikle ağrıyı klasik “sinir hattı” şeklinde değil, daha geniş ve yaygın bir şekilde tarif eder. Bu durum, darlığın birden fazla sinir kökünü aynı anda etkilediğini düşündürmektedir.

Bu nedenle “pain drawing test”, sadece ağrının şiddetini değil, sinir basısının yaygınlığını da anlamaya yardımcı olabilir. Günümüzde tanı koyarken görüntüleme yöntemleri ön planda olsa da, bu basit test hâlâ klinik değerlendirmede değerli bilgiler sunabilir.

Cerrahi Her Zaman Gerekli mi?

Her hasta için cerrahi ilk seçenek değildir. Hafif şikâyetlerde egzersiz, fizik tedavi ve duruş eğitimiyle sinir üzerindeki bası azaltılabilir. Cerrahi kararında nörolojik bulguların şiddeti, görüntüleme sonuçları ve günlük yaşam kalitesi birlikte değerlendirilmelidir.

Cerrahi tedavi sonrasında dikkatli bir rehabilitasyon süreci, kas gücünün geri kazanılması ve yeniden sıkışma riskinin azaltılması açısından oldukça önemlidir.

Lateral recess stenozu, omurga kanalında sinirlerin geçtiği alanın daralması sonucu gelişen ciddi bir rahatsızlıktır. Brkić ve arkadaşlarının 2005’te yayımladığı çalışma, uygun hasta seçimi yapıldığında cerrahinin çoğu hastada belirgin rahatlama sağladığını göstermektedir. Ancak her durumda ameliyat gerekmeyebilir; doğru tanı, uygun tedavi planı ve sonrasında dikkatli rehabilitasyon, en iyi sonuçları verir.

Belde Sinir Sıkışması (Lateral Recess Stenozu): Cerrahi Ne Kadar Faydalı?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir